Bilim Kurgu HikayeleriMacera HikayeleriSizden Gelenler

Hikaye Oku: Tanrıların Savaşı 4. Bölüm

Hikaye Oku

Hikaye Oku: Tanrıların Savaşı 4. Bölüm

Hikaye Oku: Tünelin içi tam da düşündükleri gibi karanlıktı. Biraz yürüdükten sonra yolun altıya ayrıldığını gördüler. Hepsi birbirinin gözüne baktı o an da oracıkta ayrılacaklarını anladılar hiç konuşmadan ve her biri seçtikleri yola girdiler.

Elisa o kadar titriyordu ki yalnız yürüdüğü tünelde birbirine çarpan dişlerinin sesi duyuluyordu ve tünel o kadar karanlıktı ki önünü göremiyordu.

Ne yapacağını bilemiyordu daha ne kadar yürüyecekti, nereye varmaya çalışıyordu.

Bu bilinmezliğin ortasında geçirdiği sinir kriziyle birlikte duvarları yumruklamaya başladı.”Aklımı yitireccceğim. Bunnnllarıınn gerrçekk ollmadığınnı ssöyleyin.Ççıkarınn bbeni, burrdann çççıkarın!!“

Sonra bir ses duydu. Derinden, yankılanan bir ses ”Seni burdan ancak sen çıkarabilirsin. İçine bak! Kendini bulman senin kurtuluşun olacak”

Elisa dahada çıldırmıştı” Nnasıll bbir oyyun bbu. Yyeter arrtık bbırakın bbeni!! Beni bırakıınn!! “Gözlerinden yaşlar süzülüyordu sıkışıp kaldığı çaresizliğin içinde. Gözlerini sıkıca kapadı ve avazı çıktığı kadar bağırdı”Çıkarın beniiiii!!“

Gözünü açtığında kan ter içinde kalmıştı. Nefes alıp verirken bile zorlanıyordu sonra durdu ve etrafına baktı yatağındaydı. Kızlarla kaldığı evdeydi. “Ohh! Rüyaymış. O ne biçim bir rüyaydı ya öyle”dedi. Saçlarını topladı önce yüzünü yıkamaya gitti sonrada mutfağa su içmeye.

Ancak gördükleri karşısında öyle bir dehşete düşmüştü ki olduğu yere yığıldı kaldı. Karşısında kendisi vardı. Mutfak masasında kızlarla oturmuş konuşuyordu.Dili tutuldu. Bir süre olduğu yerden kıpırdayamadı. Sonra kalktı yüzündeki şok ifadesiyle masada oturan Elisa’nın yanına gitti ona dokundu, sonra Defneye ve Dilara’ya dokundu. Kimse onun orda olduğunun farkında değildi. Beyni gerçekleri kabullenemiyordu tam delireceğini hissettiği noktada kendi sesini duymaya başladı.

Masada kızlara sınıfındaki çocuğu anlatıyordu “O kadar kötü kokuyordu ki anlatamam. Sanki daha iki dakika önce ahırdan çıkıp okula gelmiş gibi. Ama giydikleri kokusundan daha berbat. Bit pazarından ne bulduysa geçirmiş üstüne. Birde %100 burslu girmiş. Hayır, istediği kadar zeki olsun. Bu fukara, hangi kafayla bu okula girmeye cesaret etmiş bilmiyorum ki! Aldığı üç kuruş bursla ben rujumu bile alamam. Ne işi var böyle soyu sopu belirsiz fakirlerin bu okulda hiç anlamıyorum.“

Sonra bahsettiği çocuğun okula başlamadan önce ailesiyle vedalaşmasını gördü. Babası çocuğun sırtını sıvazlıyordu ”Aferin oğlum! Çalışıp bileğinin hakkıyla kazandın.Yeter ki oku. Ben okumadım sen oku. Al bakalım şu harçlığı. İdareli harca. Bitince ben sana yine gönderirim.”

Çocuk mahcubiyetle ”Yok baba ben burs kazandım ya artık paraya ihtiyacım yok sağol.“ dedi ve gülerek ekledi “Okulu bir bitireyim ben sana harçlık vereceğim” İkiside güldüler.

Elisa onları izlerken aniden kafasının içinde bir uğultu duymaya başladı. O kadar acı vericiydi ki, Elisa kafasını ellerinin arasına aldı, dişlerini sıkıp gözlerini kapattı. Tekrar gözlerini açtığındaysa ailesinin evindeydi. Salonda annesiyle konuşuyordu.

“Anne, eli yüzü düzgün yabancı bir yardımcı alsaydın ya eve. Bu kim Allah aşkına gitmişsin köyden çıkma 40 yaşında kadını getirmişsin buraya.Gelip giden arkadaşlarıma rezil olacağım ya“

Elisa, annesiyle konuşan kendini salonda bıraktı. Mutfağa kadını izlemeye gitti. Uzunca bir süre onu izledi. Kadın sürekli bir yerlere koşturup işleri yetiştirmeye çalışıyordu. Bir ara telefonu eline aldı kızını aradı ”Annem ben biraz geç kalırım dolapta yemek var ısıtıp kardeşinizle yiyin tamam mı?, kapıyı da kimseye açmayın ben gelene kadar.“

Elisa inanılmaz utanmıştı” Ben nasıl bir insanı… Aaaahhhh!! “ Yine aynı uğultu yine aynı acı vardı ama sanki bu sefer tüm vücuduna yayılıyordu. Gözlerini kapatıp açtı.

Şimdide kafede arkadaşlarıyla oturuyordu. ”Alnında öyle bir leke vardı ki; sanarsınız leke yüzünde değilde, yüzü lekedeydi. O kadar büyüktü. Benim yüzümde öyle bir leke olsaydı intihar ederdim”

Lekesi olan kızın odasındaydı bu kez. Kız aynaya bakıp ağlıyordu ”Neden?, Neden böyle doğdum ki?, Niye ben?, Dışarı çıktığımda herkes yüzüme bakıp benden iğreniyor. Niye doğurdun beni? Böyle yaşamak istemiyorum, ölsem daha iyi.“ Kızın arkasında annesi duruyordu. Kızı böyle konuştukça onunda gözlerinden dökülüyordu yaşlar. İçi yanıyordu. Elinden bir şey gelmemesine ağlıyordu.

Onlarla beraber Elisa da bir köşede ağlıyordu.Yine uğultuyu duymaya başladı artık kafasının içinde değildi, uzaktan geliyordu sanki. Ama hızlıca ona yaklaştı ses önce etrafını sardı sonrada tam göğsünün ortasından bedenine girdi. Artık tüm bedenini sarmıştı. Müthiş bir acıyla yerde kıvranıyordu birileri ruhunu söküyor gibiydi vücudundan. Feryat ediyordu, çektiği acıyla kendinden geçti. Kendine geldiğindeyse tünelde olduğunu anladı ve kendiyle konuşmaya başladı.

“Kimdim ben, hep bu kadar zalim miydim, yaşadığım bunca yıl hiç kendimi var edemedim mi, sadece babamın parasıyla var olmayı mı seçtim, yüzümün güzelliğine mi güvendim sadece, için her zaman böyle çöplük gibi miydi? “

“Ben sadece insanları hor görmüşüm, küçümsemişim. Kimseyi anlamayı seçmemişim ki. Demek böyle bomboş yaşamışım. Ruhumun naaşı kalkmış defalarca kez gözlerimin önünden. Ne bedenim ses çıkarmış ne de zihnim görmek istemiş. Şimdi sıkıştım kaldım bu çukurda tek başıma”

Bunları söylerken öyle fütursuzca ağlıyordu ki ayaklarının altında küçük bir gölet bile oluşmuştu.Gölete baktı kendi yansımasını gördü. Yansımadaki yüzüne dokundu. Sonra aniden irkilerek çekti elini. Sanki göletin içinden bir el onu suya çekiyordu. Cesaretini topladı gözlerini kapatıp elini tekrar suya soktu. Suyun içine girdi.

Herşeyin başladığı yere dönmüştü. Denizin derinliklerinde, sonsuz karanlığın dibindeydi. Etrafını saran üç balık vardı yine. Derin bir huzurla onları takip etmeye başladı gittiği yerden bir haber, kalbindeki tüm siyahlığı denizin o sonsuz karanlığına bırakarak, pervasızca süzülüyordu.

Leyla Aka

  1. Bölüm
  2. Bölüm
  3. Bölüm
  4. Bölüm

Bilim Kurgu Hikayeleri, Bilim Kurgu, Fantastik, Fantastik Hikayeler, Hikaye, Hikaye Oku, Öykü,Efsane, Leyla Aka, Macera Hikayeleri, Mitolojik Hikayeler, Mitoloji,

Gülten AJDER

Kitap okumayı seven insanlar daha zeki ve daha başarılı olurlar. Bende bu yüzden kitap okumayı sevdirmek istedim bu site ile. Gizli kalmış bütün bilgilerin kitaplarda saklı olduğuna inandığımdan, kültür seviyemizi yükseltmek, bilgi hazinemizi daha da zenginleştirmek, gizli yeteneklerin ortaya çıkmasına destek olabilmek için, okusun yazsın benim ülkemin insanları diye bir işin ucundan tutmak isteyen birisiyim.

İlgili Makaleler

2 Yorum

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu